Fikri ve sınai haklar ceza mahkemeleri, kanundaki ceza miktarı ve suçun vasfı ne olursa olsun 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nda yer alan tüm suçlar ve 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nda düzenlenen marka suçları ile ilgili yargılama yapmakla görevli mahkemeye denir. Yani fikri mülkiyet ve sınai mülkiyet haklarına ilişkin cezai uyuşmazlıkların çözümlendiği özel görevli mahkemelerdir. Bu mahkemeler, Türkiye’de fikri ve sınai hakları koruyan ulusal ve uluslararası düzenlemelere aykırı eylemlerle ilgili ceza davalarına bakar. Fikri ve sınai haklar ceza mahkemesi, özel mahkemedir. Tek hakimden oluşur.
5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 71 ve 72. maddelerinde fikri mülkiyet suçları düzenlenmiştir. Tüm fikri mülkiyet suçları şikayete bağlı suçlardandır. Şikayet hakkı, suç teşkil eden fiil ve failin öğrenilmesinden itibaren başlar. Şikayet süresi, fail ve fiilin öğrenilmesinden itibaren 6 aydır. Suçun mağduru olan eser sahibi veya telif hakkına sahip kuruluş şikayetçi olmadığı müddetçe, fiili işleyenler hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmaz.
Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesi Nedir?
Fikri ve sınai haklar ceza mahkemesi, özel kanun olan 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu ve 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu kapsamında kurulmuştur. Ceza mahkemeleri, başta asliye ceza ve ağır ceza mahkemeleri olmak üzere özel kanunlarla kurulan diğer ceza mahkemeleridir. Bu mahkemenin kurulması ile amaçlanan marka ve fikri mülkiyet suçlarını işleyen kişileri cezai anlamda yargılamaktır. 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu ve Sınai Mülkiyet Kanununda yer alan tüm suçların ve kanunda düzenlenen işlemlerin yargılanması fikri ve sınai haklar ceza mahkemesinde yapılmaktadır.
Bu mahkeme ile amaçlanan husus; fikir ve sanat eserlerini meydana getiren eser sahipleri ile bu eserleri icra eden veya yorumlayan icracı sanatçıların, seslerin ilk tespitini yapan fonogram yapımcıları ile filmlerin ilk tespitini gerçekleştiren yapımcıların ve radyo-televizyon kuruluşlarının ürünleri üzerindeki manevi ve mali haklarını belirlemek, korumak, bu ürünlerden yararlanma şartlarını düzenlemek, öngörülen esas ve usullere aykırı yararlanma halinde failleri cezalandırmaktır.
Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesi Nasıl Kurulur?
Sınai Mülkiyet Kanunun da öngörülen davalarda görevli mahkeme, fikri ve sınai haklar hukuk mahkemesi ile fikri ve sınai haklar ceza mahkemesidir. Fikri ve sınai haklar ceza mahkemesi, Hâkimler ve Savcılar Kurulunun olumlu görüşü alınarak, tek hâkimli ve asliye mahkemesi derecesinde Adalet Bakanlığınca lüzum görülen yerlerde kurulur. Bu mahkemelerin yargı çevresi, il ve ilçe sınırlarına bakılmaksızın Adalet Bakanlığının önerisi üzerine Hâkimler ve Savcılar Kurulu tarafından belirlenir.
Fikri ve sınai haklar ceza mahkemesi kurulmamış olan yerlerde bu mahkemenin görev alanına giren dava ve işlere, asliye ceza mahkemesince bakılır. Bu dava ve işlere bakacak asliye hukuk ve asliye ceza mahkemeleri ile bu mahkemelerin yargı çevresi, il ve ilçe sınırlarına bakılmaksızın Adalet Bakanlığının önerisi üzerine Hâkimler ve Savcılar Kurulu tarafından belirlenir.
Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin Görevleri Nelerdir?
Yukarıda da izah edildiği üzere Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemeleri özel mahkeme statüsündedir. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesi bir özel mahkeme niteliği taşıması nedeniyle görevleri ancak kural olarak kanunla belirlenebilmektedir. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesi görevleri arasında, marka hakkına tecavüz ve ihlalin korunması, eser sahibinin telif ve patent haklarının korunması sayılabilir. Temel görevi; fikri ve sınai haklara ilişkin yapılan hukuka aykırı ve haksız saldırıların yaptırımlara bağlanmasıdır.
Marka sahibinin izni olmaksızın markayı kullanmak, marka sahibinin izni olmaksızın, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markayı taklit etmek, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği hâlde tecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak, dağıtmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak, ihraç etmek, ticari amaçla elde bulundurmak veya bu ürüne dair sözleşme yapmak için öneride bulunmak, marka sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek gibi suçlar, fikri ve sınai haklar ceza mahkemesi görev alanına girmektedir.
Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesi Hangi Davalara Bakar?
Fikri ve sınai haklar ceza mahkemesinin hangi davalara bakacağı özel kanun şeklinde 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu ve 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunun da düzenlenmiştir. Bu davalar şu şekilde sayılabilir;
- Marka Hakkına Tecavüz ( Sınai Mülkiyet Kanunu madde 30/1)
- Marka koruması olduğunu belirten işareti mal veya ambalaj üzerinden yetkisi olmadan kaldırma suçu (Sınai Mülkiyet Kanunu madde 30/2)
- Yetkisi olmadığı hâlde başkasına ait marka hakkı üzerinde devretmek, lisans veya rehin vermek suretiyle tasarrufta bulunma suçu (Sınai Mülkiyet Kanunu madde 30/3)
- Bir eseri, icrayı, fonogramı veya yapımı hak sahibi kişilerin yazılı izni olmaksızın işleyen, temsil eden, çoğaltan, değiştiren, dağıtan, her türlü işaret, ses veya görüntü nakline yarayan araçlarla umuma ileten, yayımlayan ya da hukuka aykırı olarak işlenen veya çoğaltılan eserleri satışa arz eden, satan, kiralamak veya ödünç vermek suretiyle ya da sair şekilde yayan, ticarî amaçla satın alan, ithal veya ihraç etme suçu ( Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu madde 71/1)
- Başkasına ait esere, kendi eseri olarak ad koyma suçu ( Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu madde 71/2)
- Bir eserden kaynak göstermeksizin iktibasta bulunma (Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu madde 71/3)
- Hak sahibi kişilerin izni olmaksızın, alenileşmemiş bir eserin muhtevası hakkında kamuya açıklamada bulunma ( Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu madde 71/4)
- Bir eserle ilgili olarak yetersiz, yanlış veya aldatıcı mahiyette kaynak gösterme (Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu madde 71/5)
- Bir eseri, icrayı, fonogramı veya yapımı, tanınmış bir başkasının adını kullanarak çoğaltan, dağıtan, yayma ve yayımlama ( Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu madde 71/6)
- Eser, icra, fonogram, yapım ve yayınların kullanımının kontrolünü sağlamak üzere erişim kontrolü veya şifreleme gibi koruma yöntemi ya da çoğaltım kontrol mekanizması uygulamalarıyla sağlanan etkili teknolojik önlemleri etkisiz kılmaya yönelik; Ürün ve araçları imal veya ithal eden, dağıtan, satan, kiraya veren veya ticari amaçla elinde bulundurma ve ürün ve araçların reklam, pazarlama, tasarım veya uygulama hizmetlerini sunma ( Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu madde 72)
Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinde Dava Nasıl Açılır?
Yukarıda yer verilen marka suçlarından dolayı soruşturma ve kovuşturma yapılması şikâyete bağlıdır. Bu Kanunda yer alan soruşturma ve kovuşturması şikâyete bağlı suçlar dolayısıyla başta Millî Eğitim Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı yetkilileri olmak üzere ilgili gerçek ve tüzel kişiler tarafından, eser üzerinde manevi ve malî hak sahibi kişiler şikâyet haklarını kullanabilmelerini sağlamak amacıyla durumdan haberdar edilirler.
Yapılan şikâyetin geçerli kabul edilebilmesi için hak sahiplerinin veya üyesi oldukları meslek birliklerinin haklarını kanıtlayan belge ve sair delilleri Cumhuriyet başsavcılığına vermeleri gerekir. Bu belge ve sair delillerin şikâyet süresi içinde Cumhuriyet başsavcılığına verilmemesi hâlinde kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilir. Bu karar verilmez veyahut verilse dahi itiraz edilmesi halinde itiraz yerinde görülürse iddianame düzenlenerek kamu davası açılır. Kamu davası, fikri ve sınai haklar ceza mahkemesinde görülmektedir.
Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemelerinde Yargılama Süreci, İstinaf ve Temyiz
Fikri ve sınai haklar ceza mahkemesi kararlarına karşı, gerekçeli kararın kişilere tebliğ edilmesinden sonra 2 hafta içerisinde istinaf başvurusunda bulunulmalıdır. Kimi kararlar istinaf kanun yoluna tabi iken kimi kararlar istinaf kanun yolu kapalıdır. İstinaf kanun yoluna kapalı kararlar; 15.000 TL ve bu miktarın altındaki adli para cezasına ilişkin kararlar, üst sınırı 500 günü geçmeyen adli para cezasını gerektiren suçlar nedeniyle verilen beraat kararları ve özel kanunlarda kesin olduğu belirtilen kararlardır.